8 Kasım 2010 Pazartesi

Moskova'da "MTKO Cumhuriyet Balosu"



Moskova'da yaşamanın tadı bir başka. Neden mi? Kültürü, sanatı, müzeleri, galerileri, konserleri, baleleri, parkları, bahçeleri, mimari yapısı, ihtişamlı yolları,.. yani saymakla bitmez bir sürü güzelliği var. Hiç mi çirkinliği yok? Vardır elbet ama güzellikler onları da örtecek kadar çok ve parlak bu şehirde.

Moskova'nın bir de nesi var biliyor musunuz? Çok güzel bir Türk topluluğu var. Birbirine kenetlenmeyi bilen, gereğinde çok güzel işler başarabilen bir topluluk. Yıllardır bu faaliyetlere sadece seyirci kalmıyor, bizzat içinde yer alıyorum ki bu beni son derece gururlandırıyor. Bu faaliyetlerden en önemlilerinden birisi de (hatta Çocuk Kulübünden sonra en önemlisi) "MTKO Cumhuriyet Balosu". Yurt dışındaysanız milli bayramlar daha bir coşkulu olur, duygulu anlar daha bir sarar sizi.

Epeycedir balo yapıyor Moskova Türk Kadınlar Organizasyonu. Ama son 3 yıldır bunu "Cumhuriyet Haftasına" denk getirerek daha anlamlı bir gün haline getiriyor. Balodan gelen gelir de lösemili çocuklara, eğitime muhtaç kızlara, çağdaş yaşamı desteklemeye, üniversiteli kızlara v.b güzel yardım kurumlarına aktarılıyor.

Her yıl Türkiye'den farklı bir sanatçı geliyor balo için. Önceki sene sevgili Erol Evgin ve harika ekibini, geçen sene Leman Sam'ı konuk ettik. Bu yılın ismi ise Işın Karaca idi. Laf aramızda, kimseye söylemeyin ama ben en çok Erol Bey'den etkilenmiştim. Beyefendiliği, naifliği, zerafeti ile 3 günümüzü aydınlattı kendisi. Bu güzel isimler geldiği zaman da Moskova'yı en çok seven ve bilen ben seferber oluyorum elbet. Erol Evgin ve ekibi, Işın Karaca, Sunay Akın ve Akgün Akova (önceki yıl Nazım Hikmet'i anma için gelmişlerdi), Cüneyt Türel ve Tilbe Saran (Onlar da geçen yıl Nazım Hikmet'e geldiler) gibi güzel insanları gezdirme zevkine sahip oldum.

Bu yıl da harika bir baloyu geride bıraktık. 27 Ekim akşamı Moskova'ya adım attım, 28 Ekim'de iş başı yaptım :) Ben seviyorum MTKO'yu da içindeki insanları da... Nasıl da özlemişim toplantılarını, kurul arkadaşlarımı, yenileri ve en çok da eskileri :)

Cumartesi günü Işın Karaca'yı karşılayıp biraz da olsa gezdirdikten sonra saat 18:40'da zor attım kendimi otele. Saç baş darmadağın, gram makyaj yok, giyinilmemiş ve balo 20dk sonra başlayacak. Peki ne olacak? Sevgili Ümit arkadaşımız imdadımıza yetişip, sanatını konuşturup bana aşağıdaki güzel saçı yaparken bir yandan ben makyajı tamamlayacağım ve giyinip tam zamanında aşağıdaki yerimi alacağım.

Ben bu hareketi, bu telaşı çok seviyorum :)

İşte bu yüzden sessiz, sakin, güvenli bir yerde yaşamayı hayal bile edemiyorum...

Yemekler güzeldi, masamız şahaneydi, insanlar şıkır şıkırdı, müzik fena değildi, hadi hadi iyiydi ama daha iyi de olabilirdi :) derken ve de çekilişten yine Ege Adalarını kazanamayıp Adil Işık'dan bir bluz ile yetinirken herşey çok eğlenceliydi. Ayrıca bluz de kızıma çok yakıştı :)

Seneye ne olur bilmem. Tabi temennim yine Moskova'da olmak, Moskova'yı yaşamak. MTKO balosu ne olur onu da bilmiyorum. Tabi temennim yine böyle güzel bir akşam için ordan oraya koşturmak. Ama şurası kesin ki, bu iş böyle gitmeli. Böyle güzel organizasyonlar böyle güzel amaçlarla devam etmeli, ne dersiniz?Gecenin sonunda DJ'lik de yaptım :P

Tüm emeği geçenlere kucak dolusu sevgiler yolluyorum, şimdilik Ankara'dan, en kısa zamanda yine Moskova'dan olmak umuduyla :)

2 yorum:

Noni dedi ki...

Balo harikaydı, açıkçası ben bu kadar iyi olacağını hiç tahmin etmedim! Gerçekten büyük bir emek sarfedilmiş ve bir Türk bayanı olarak gurur duydum bundan, bizim kadınlarımızın istediği zaman yapamayacağı şey yok bence, gerçekten takdir ettim hepinizi canım! Ve MTKO'nun bir parçası olduğum için de çok ama çok mutluyum ben :)
Bu arada elbisenin rengi muhteşem, bunu da belirtmeden geçemeyeceğim ;)

tarchinbyseden dedi ki...

Teşekkürler canımcım. Bu güzel yorumuna teşekkür olarak sana 2 tane pisi resmi koydum ismine hitafen :) Ben de çok seviyorum o elbiseyi. Zaten oldum olası mavi kahverengi uyumuna bayılmışımdır ;)