18 Kasım 2011 Cuma

meleğim... iyi ki doğdun!



Hastanede seni bana getirdiklerinde öyle miniktin ki ellerin o mini minnacık tulumun bile içinde kayboluyordu. Kıpkırmızı yumuk yumuktun. Şimdi onbeş yaşında bir genç kız olsan da hala o hastane odasındaki bebeğimsin. Ultrason kağıdında ilk gördüğüm andaki heyecanımsın :)

Gözlerimi kapadığımda, Moskova'da ilk evimizin önünde, nehir kenarında, bukleleri savrula savrula ve de düşe kalka neşeyle koşturuşun geliyor gözlerimin önüne.

İnsan hayatında İyi ki... diye başlayan cümleler kurması zor ve önemlidir. Sen benim en büyük iyi ki'msin. İyi ki girdin hayatımıza, iyi ki kızımsın, meleğim canımsın. Doğum günün kutlu olsun Sera'm... Canım kızım benim...

1 Kasım 2011 Salı

canım annem... seni çok seviyorum... hep yanımdasın, hep yanımda ol...



Yatak odasında, o zamanlar bana çok kocaman görünen yatağın üzerine yüzükoyun uzanmış, ellerimi çeneme destek yapmış annemi izliyorum. Yine bir programları var. Babam subay olduğu için ve o zamanlar milli bayram kutlamaları iptal edilmediğinden!!! annemler sık sık akşam şıkır şıkır giyinip davetlere giderlerdi. Milli bayramlar, terfi edenler, tayin olanlar, vb sebeblerle.

Ben de yatağa yüzüstü uzanır, ellerimi çeneme destek yapar, annemin birbirinden güzel kıyafetlerini giyişini izler, makyaj yapışına imrenir, neden onun kadar güzel olamadığıma hayıflanırdım. Güzeldir benim annem. Her anne gibi... Ama gerçekten güzeldir. Sarı saçları, yeşil gözleri, orta yaşını çoktan geçmiş olduğu zamanlarda bile, yeni doğum yapmış olduğu zamanlarda bile genç kızlara taş çıkaracak vücudu ile maşallah :) çok güzeldir benim annem.

Bir çocuğun annesine "iyi ki doğdun" demesi çok ironik aslında :) düşünsenize o doğmuş olmasa zaten siz hiç olmayacaksınız. Ama yine de... canım annem... iyi ki doğdun... bir parçacık da olsa sana benzediyse huyum, suyum, aklım ve vicdanım ne mutlu bana! Hep yanımdaydın, hep yanımda kal... Seni çok seviyorum!